large, enormous, huge

listen to the pronunciation of large, enormous, huge
Английский Язык - Турецкий язык

Определение large, enormous, huge в Английский Язык Турецкий язык словарь

vast
{s} çok büyük, muazzam; çok büyük miktarda
vast
büyük boşluk
vast
büyüklük
vast
{s} dünya kadar
vast
han gibi
vast
{s} uçsuz bucaksız
vast
muazzam
vast
çok büyük miktarda
vast
hesapsız
vast
çok geniş
vast
geniş

Sami, Kanada'nın geniş, vahşi doğasında yürüyüşe bayılıyordu. - Sami loved hiking in the vast Canadian wilderness.

Geniş bir çöl önümüzde uzanıyor. - A vast desert lay before us.

vast
çok

Senin zekan Bombay ve Mumbai arasındaki mesafe kadar çoktur. - Your intelligence is as vast as the distance between Bombay and Mumbai.

Kendini İngilizce olarak ifade edebilmek ve İngiliz dilini mükemmel şekilde öğrenmek arasında çok büyük bir fark var. - There is a vast difference between being able to make oneself understood in English and mastering the English language perfectly.

vast
pek çok
vast
engin

Kitaplar zamanın engin denizini geçen gemilerdir. - Books are ships which pass through the vast sea of time.

large, huge
kallavi
vast
(sıfat) geniş, çok, çok büyük, uçsuz bucaksız, dünya kadar
vast
(Tıp) Geniş, büyük, vastus
Английский Язык - Английский Язык
{s} vast
large, enormous, huge
Избранное