I must rid my kitchen of cockroaches.
- Mutfağımı hamamböceklerinden kurtarmalıyım.
I'm trying to rid myself of this bad habit.
- Kendimi bu kötü alışkanlıktan kurtarmaya çalışıyorum.
He has no redeeming traits.
- Onun kurtarıcı özelliği yok.
He rescued a boy from drowning.
- Bir çocuğu boğulmaktan kurtardı.
They rescued him from danger.
- Onlar onu tehlikeden kurtardılar.
Try to hold on until a rescue team arrives.
- Bir kurtarma ekibi gelene kadar dayanmaya çalışın.
The rescue workers are going to hand out supplies to the victims of the earthquake.
- Kurtarma ekipleri depremin kurbanlarına malzeme dağıtacak.
The man extricated Ellie from a dangerous situation.
- Adam Ellie'yi tehlikeli bir durumdan kurtardı.
Let's salvage what we can.
- Hadi ne kurtarabilirsek kurtaralım.
Sami salvaged his career.
- Sami kariyerini kurtardı.
The man extricated Ellie from a dangerous situation.
- Adam Ellie'yi tehlikeli bir durumdan kurtardı.
He recovered his stolen wallet.
- O, çalınan cüzdanını kurtardı.
The police recovered the stolen jewelry.
- Polisler çalınan mücevheri kurtardı.