We're sorry. The number you have reached is not in service.
- Üzgünüz. Aradığınız numara kullanımda değil.
The number you have called is not in service.
- Aradığınız numara kullanımda değil.
The old clock is still in use.
- Eski saat hâlâ kullanımdadır.
The email address you entered is already in use.
- Girmiş olduğunuz e-posta adresi zaten kullanımda.
Please give an example of usage.
- Örnek bir kullanım gösterin lütfen.
Mr Jones is very sensitive to the nuances of English and American usage.
- Bay Jones, İngiliz ve Amerikan kullanımları arasındaki nüanslara çok duyarlıdır.
In order to study computational linguistics it's necessary to know various languages, however, one also has to be familiar with the use of computers.
- Bilişimsel dil bilimi eğitimi yapmak için çeşitli dilleri bilmek gerekli, ancak, insan bilgisayarların kullanımı da bilmelidir.
Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
- Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
An application of a qualifier precludes non-partaking instances from the compound meaning of a term.
- Bir terimin birleşik anlamından dolayı, bir niteleyicinin kullanımı benzemeyen örnekleri engeller.
Education is the acquisition of the art of the utilisation of knowledge.
- Eğitim, bilgi kullanımı sanatını edinmedir.