Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
Aptallık frenleri olmayan bir bisiklete binmektir.
- Stupidity is riding a bike that doesn't have brakes.
Dün bisikleti tamir ettim.
- I fixed the bike yesterday.
Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
- Her bike is better than mine.
Beş yaşında olduğun için bisiklete binme.
- Don't ride a bike because you are five years old.
Bisiklete binmeye gitmek ister misin?
- Would you like to go for a bike ride?
Motosikletim seninki gibi bir şey değil.
- My bike is nothing like yours.
Motosikletimi nereye bırakabilirim?
- Where can I leave my bike?
Annesi onun motosiklet sürmesine izin vermedi.
- His mother didn't allow him to ride a motorbike.
Kasksız motosiklet kullanmak tehlikelidir.
- It is dangerous to ride a motorbike without a helmet.
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
- My grandmother can ride a motorcycle, and what's more, a bicycle.
Motosiklet bir arabaya çarptı.
- The motorcycle crashed into a car.