kostümcü

listen to the pronunciation of kostümcü
Турецкий язык - Английский Язык
dresser
costumer
costumier
kostüm
{i} suit
kostüm
costume

Mary is working on her Halloween costume. - Mary Cadılar bayramı kostümü üzerinde çalışıyor.

Tom went to a costume party last weekend. - Tom geçen hafta sonu bir kostüm partisine gitti.

kostüm
theat. costume
kostüm
(man's two or three-piece) suit
kostüm
suit of clothes
kostüm
suit, costume
Турецкий язык - Турецкий язык
Kostüm diken, hazırlayan veya satan (kimse)
kostüm
Ceket, pantolon ve bazen de yelekten oluşan erkek takım giysisi
kostüm
Çoğunlukla sokakta giyilmek için dikilmiş kadın giysisi
kostüm
Ceket, pantolon ve bazen de yelekten oluşan erkek takım giysisi. Çoğunlukla sokakta giyilmek için dikilmiş kadın giysisi: "Arkasındaki kostümleri, manken üstünde gibi durur."- S. M. Alus
kostümcü
Избранное