Older people are often afraid of trying new things.
- Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
I'm afraid you have dialed a wrong number.
- Korkarım yanlış bir numara çevirdiniz.
He is afraid that he will die.
I am afraid I can not help you in this matter.
Don't be afraid of making mistakes.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
Don't be afraid to make a mistake.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
She is on a diet for fear that she will put on weight.
- Kilo alacağı korkusuyla diyet yapıyor.
They fear that he may be dead.
- Onun ölü olabileceğinden korkuyorlar.
A burnt child dreads fire.
- Yanmış bir çocuk ateşten korkar.
Cats have a dread of water.
- Kedilerin su korkusu vardır.