Ms. Takada accused the boy of copying another student's homework.
- Bayan Takada çocuğu başka bir öğrencinin ödevini kopyalamakla suçladı.
He was busy copying his friend's notebook.
- Arkadaşının defterini kopyalamakla meşguldü.
What do you know about cloning?
- Kopyalama hakkında ne biliyorsun?
Copying is not theft.
- Kopyalamak hırsızlık değildir.
It wouldn't be right that I'd let you copy my work.
- Çalışmamı kopyalamana izin vermem doğru olmazdı.
Tom wanted to copy my homework.
- Tom ödevimi kopyalamak istedi.
He was busy copying his friend's notebook.
- Arkadaşının defterini kopyalamakla meşguldü.
People who are constantly copying others do it because they can't think for themselves.
- İnsanlar kendilerini düşünemedikleri için onu sürekli başkalarını kopyalayan insanlar yaparlar.
Could you please copy this report?
- Lütfen bu raporu kopyalar mısınız?
People who are constantly copying others do it because they can't think for themselves.
- İnsanlar kendilerini düşünemedikleri için onu sürekli başkalarını kopyalayan insanlar yaparlar.
The document was copied exactly.
- Bu dosya tamamen kopyalandı.
In order to keep his original idea from being copied, Henry resorted to reticence.
- Orijinal fikrini kopyalanmaktan korumak için, Henry suskunluğa başvurdu.
Don't duplicate this floppy.
- Bu disketi kopyalama.