I'm not very chatty, usually.
- Ben genellikle çok konuşkan değilim.
My friend is a chatty man.
- Arkadaşım konuşkan bir insan.
Neither Tom nor Mary was in a talkative mood.
- Ne Tom, ne de Mary konuşkan bir ruh hali içinde değildi.
Tom wasn't feeling particularly talkative.
- Tom özellikle konuşkan hissetmiyordu.
Tom isn't very communicative.
- Tom çok konuşkan değil.
I'm not a vocal person.
- Ben konuşkan bir kişi değilim.
I think Tom is articulate.
- Tom'un konuşkan olduğunu düşünüyorum.
Mary is an intelligent and highly articulate young woman.
- Mary akıllı ve son derece konuşkan genç bir kadın.