He checked that all the doors were safely shut.
- Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.
We should check the spread of the disease.
- Biz hastalığın yayılmasını kontrol etmeliyiz.
Tom wants you to check it out.
- Tom bunu kontrol etmeni istiyor.
I want to check it out.
- Bunu kontrol etmek istiyorum.
Some things in life are beyond our ability to control.
- Hayatta bazı şeyler kontrol etme yeteneğimizin ötesindedir.
Try to control yourselves.
- Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
I have trouble controlling my anger.
- Öfkemi kontrol etmekte zorlanıyorum.
I have trouble controlling my emotions.
- Duygularımı kontrol etmekte zorlanıyorum.
Aliens controlled Earth's progress in secret.
- Yabancılar gizlice Dünya'nın ilerlemesini kontrol etti.
Tom controlled everything.
- Tom her şeyi kontrol etti.
Tom checked his rearview mirror before pulling out into traffic.
- Tom trafiğe çıkmadan önce dikiz aynasını kontrol etti.
He checked that all the doors were safely shut.
- Bütün kapıların güvenli bir şekilde kapatılıp kapatılmadığını kontrol etti.