kokmaz

listen to the pronunciation of kokmaz
Турецкий язык - Английский Язык
stink
odourless
kok
{i} coke

Coal, charcoal, coal coke and petroleum coke are used as fuels. - Kömür, mangal kömürü, kok kömürü ve petrol koku yakıt olarak kullanılmaktadır.

kok
(Gıda) cocci
kok
(Gıda) coccus
kok
{f} smell

It smelled really good. - Gerçekten güzel koktu.

Jazz isn't dead, it just smells funny. - Caz ölmedi, sadece komik kokuyor.

kok
reek

When he came and found me, his whole body reeked of alcohol. - O geldiğinde ve beni bulduğunda, onun bütün vücudu alkol kokuyordu.

Her breath reeks of alcohol. - Onun nefesi alkol kokuyor.

kok
{f} smelled

Tom picked a flower and smelled it. - Tom bir çiçek kopardı ve onu kokladı.

The last time that I smelled something similar to this tea was in the giraffe house at the zoo. - Bu çaya benzer bir şeyin kokusunu son kez hayvanat bahçesinde zürafa evinde kokladım.

kok
{f} smelling

Tom is smelling the flowers. - Tom çiçekleri kokluyor.

The girl is smelling the flowers. - Kız çiçekleri kokluyor.

kok
{f} smelt

Sami's dog smelt something. - Sami'nin köpeği bir şeyi kokluyor.

This is the first time I've ever smelt this perfume. - Bu, bu parfümü şimdiye kadar ilk koklayışım.

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение kokmaz в Турецкий язык Турецкий язык словарь

Kok
kok kömürü
kok
Maden kömürünün damıtılmasıyla elde edilen, birleşiminde kömürden çok daha az oranda uçucu madde bulunan katı yakıt, kok kömürü
kokmaz
Избранное