Biz dua etmek için diz çöktük.
- We knelt down to pray.
Tom diz çöktü ve döşeme tahtasını kaldırdı.
- Tom knelt down and lifted up the floorboard.
Sunağa yakın diz çöken bir çocuk gördüm.
- She saw a boy kneeling by the altar.
İnsanlar dua etmek için neden diz çöküyorlar?
- Why do people kneel down to pray?