He is a mass of faults.
- O bir hatalar kitlesi.
Newspapers, television, and radio are called the mass media.
- Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.
The fun thing about crowdsourcing is letting other people do the work for us.
- Kitlekaynak kullanımı hakkında en eğlenceli şey başka insanların bizim işimizi yapmasına izin vermektir.
The Mayor addressed a large audience.
- Belediye başkanı büyük bir kitleye hitap etti.
English is quite often the language of choice when speaking to an international audience.
- İngilizce uluslararası bir izleyici kitlesiyle konuşurken, oldukça sık tercih edilen bir dildir.
He is a mass of faults.
- O bir hatalar kitlesi.
A cloud is a mass of vapor.
- Bulut bir buhar kitlesidir.
Newspapers, television, and radio are called the mass media.
- Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.
Never trust the mass media.
- Kitle iletişim araçlarına asla güvenme.
On behalf of the government, the mass media are abused.
- Hükümet adına, kitle iletişim araçları istismar edilmektedir.
Never trust the mass media.
- Kitle iletişim araçlarına asla güvenme.
Never believe the mass media.
- Kitle iletişim araçlarına asla inanma.
Never trust the mass media.
- Kitle iletişim araçlarına asla güvenme.
He always stands aloof from the masses.
- O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
The true makers of history are the masses.
- Tarihin gerçek yapımcıları kitlelerdir.