My university friend is against terror.
- Üniversite arkadaşım terör karşıtı.
You should save some money against a rainy day.
- Sıkıntılı günlere karşı biraz para biriktirmelisiniz.
The exchange rate of the dollar versus the euro has declined.
- Doların Avroya karşı kuru inişe geçti.
Lincoln welcomed his old political opponent.
- Lincoln eski siyasi rakibini karşıladı.
The candidate made wild accusations against his opponent.
- Aday rakibi karşısında vahşi suçlamalar yaptı.
There is no evidence to the contrary.
- Hiçbir karşıt kanıt yoktur.
Tom sat opposite Mary.
- Tom Mary'nin karşısına oturdu.
Whose house is opposite to yours?
- Kimin evi seninkinin karşısında?
They didn't accept the counterproposal.
- Onlar karşı teklifi kabul etmediler.
The policeman discovered counterevidence.
- Polis karşı delili keşfetti.
They behave towards Muslims in a way in which a Muslim would never behave towards his enemy.
- Onlar müslümanlara karşı bir müslümanın düşmanına karşı asla davranmadığı şekilde davranıyor.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
- Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
I think I've met you before.
- Seninle daha önce karşılaştığımı düşünüyorum.
I've met that girl before.
- Daha önce o kızla karşılaştım.
You may disagree with and venture to question me, but remember, the feeling's mutual.
- Sen katılmayabilirsin ve beni sorgulamaya cesaret edebilirsin ama hatırla, duygu karşılıklıdır.
John Rutledge disagreed strongly.
- John Rutledge şiddetle karşı çıktı.
One problem translators face is that sometimes the source document is poorly written.
- Çevirmenlerin karşılaştığı bir sorun kaynak belgenin kötü yazılmasıdır.
Let's compare the translation with the original.
- Çeviriyi orijinali ile karşılaştıralım.
In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.
- Düne karşın,bugün hiç sıcak değil.
I'm opposed to what he said.
- Onun söylediğine karşıyım.
I'm sorry, but I am opposed to this project.
- Üzgünüm, ama bu projeye karşıyım.
Kim Kardashian started a campaign against Turkey, so I never like her.
- Kim Kardashian Türkiye karşıtı bir kampanya başlattı, bundan dolayı onu asla beğenmiyorum.
I am against this project.
- Ben bu projeye karşıyım.
The anti-smoking law is just, in my opinion.
- Bence, sigara karşıtı yasa makul.
Many people don't realize that antibiotics are ineffective against viruses.
- Birçok kişi antibiyotiklerin virüslere karşı yararsız olduklarının farkında değiller.
I contended against falsehood.
- Sahteciliğe karşı savaştım.
In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.
- Düne karşın,bugün hiç sıcak değil.
My attitude towards him changed.
- Ona karşı tavrım değişti.
The soldiers were disaffected toward the government.
- Askerler hükümete karşı hoşnut değillerdi.
The affluence of the United States is often contrasted with the poverty of undeveloped countries.
- ABD'nin zenginliği genellikle gelişmemiş ülkelerin fakirliği ile karşılaştırılır.
In contrast to yesterday, it isn't hot at all today.
- Düne karşın,bugün hiç sıcak değil.
Fortunately they had no storms on the way.
- Bereket versin ki, yolda fırtınayla karşılaşmadılar.
Do not forget to meet me at the station.
- Beni istasyonda karşılamayı unutma.
I am willing to go on record as opposing nuclear tests.
- Nükleer testlere karşı açıklamaya hazırım.
He joined the opposing team.
- O, karşı takıma katıldı.
Tom is facing a challenge.
- Tom bir meydan okuma ile karşı karşıya.
Tom is facing a few serious problems.
- Tom birkaç ciddi sorunla karşı karşıya.
I'm opposed to what he said.
- Onun söylediğine karşıyım.
He's opposed to racial discrimination.
- O, ırksal ayrımcılığa karşı çıktı.
Everyone, without any discrimination, has the right to equal pay for equal work.
- Herkesin, hiçbir fark gözetilmeksizin, eşit iş karşılığında eşit ücrete hakkı vardır.
I met with my teacher in the theater.
- Tiyatroda öğretmenimle karşılaştım.