The garden was overgrown with weeds.
- Bahçe otlarla kaplanmıştı.
The property was almost completely overgrown with wild blackberry bushes.
- Arazi neredeyse tamamen yabani böğürtlen çalılarla kaplanmıştı.
Tom came back home covered in mud.
- Tom çamurla kaplanmış şekilde eve geri döndü.
Seeing the face of his wife covered in green spots, he had a heart attack. Yet another victim of the killer cucumber!
- Karısının yeşil noktalarla kaplanmış yüzünü görünce kalp krizi geçirdi. Katil salatalığın bir kurbanı daha!
The plane was coated with dust.
- Uçak toz ile kaplanmıştı.
The buildings were draped with snow.
- Binalar karla kaplanmıştı.
He coated the wall with paint.
- O resim ile duvarı kapladı.
The machine was coated with dust.
- Makine tozla kaplandı.
The police vehicle's armor plating saved the lives of its occupants.
- Polis aracının zırh kaplaması apartman sakinlerinin hayatlarını kurtardı.
He overlaid the walls on the inside with gold.
- İç duvarları altınla kapladı.
Have you ever coated a wall with lime?
- Hiç bir duvarı kireçle kapladın mı?
Is it true that you coated the wall with clay?
- Duvarı kille kapladığın doğru mu?