Poverty is not an accident. Like slavery and apartheid, it is man-made and can be removed by the actions of human beings.
- Yoksulluk tesadüf değildir. Kölelik ve apartheid gibi insan ürünüdür ve insan etkinlikleriyle ortadan kaldırılabilir.
She removed the dishes from the table.
- Bulaşıkları masadan kaldırdı.
She removed the dishes from the table.
- Bulaşıkları masadan kaldırdı.
First, remove the burrs.
- Önce çapakları kaldırın.
The policeman lifted the box carefully.
- Polis kutuyu dikkatlice kaldırdı.
He wouldn't even lift a finger.
- Bir parmağını bile kaldırmazdı.
He hurt his arm lifting so much weight.
- Çok fazla ağırlık kaldırırken kolunu incitti.
My wrists were sore after lifting wieghts.
- Ağırlıklar kaldırdıktan sonra bileklerim ağrıdı.