For all his protests, he was forced to have a bath.
For all x in A, x^2 is even.
How many days will you remain in London?
- Londra'da ne kadar kalacaksın?
Words fly away, the written remains.
- Söz uçar, yazı kalır.
In my opinion, it's not a good idea.
- Bana kalırsa, bu iyi bir fikir değil.
We stayed overnight in Hakone.
- Bir geceliğine Hakone'de kaldık.
He stayed in New York for three weeks.
- O, üç hafta New York'ta kaldı.
I'm now staying at my uncle's.
- Şu an amcamın evinde kalıyorum.
I should study now, but I prefer staying on Tatoeba.
- Şimdi çalışmalıyım ama Tatoeba'da kalmayı tercih ediyorum.
The door remaining locked up from inside, he could not enter the house.
- Kapı içeriden kilitli kaldığı için, o, eve giremedi.
There were few students remaining in the classroom.
- Sınıfta kalan çok az sayıda öğrenci vardı.
I, for my part, don't care.
- Bana kalırsa, umurumda değil.
For my part, I don't like this picture.
- Bana kalırsa; bu resmi beğenmedim.
The problem remains to be solved.
- Sorun çözülmeden kalır.
He remains loyal to his principles.
- O, prensiplerine sadık kalıyor.