kahraman

listen to the pronunciation of kahraman
Турецкий язык - Английский Язык
hero

She played the heroine better than I. - O, kahramanı benden daha iyi oynadı.

Everybody praised his heroism. - Herkes onun kahramanlığını övdü.

heroic

That doesn't seem very heroic. - O çok kahramanca görünmüyor.

It was heroic of them to oppose the enemy. - Düşmana karşı koymak onların kahramanlığıydı.

chivalrous
brave

Ancient people liked to tell stories of bravery. - Eski insanlar kahramanlık hikayelerini anlatmaktan hoşlanmışlar.

Bravery is a great virtue. - Kahramanlık büyük bir erdemdir.

hero; heroine
stouthearted
(kadın) heroine
stout
(hikâye) protagonist
brave, heroic
hero, heroine; protagonist; brave
character
doughty
demigod
valiant

In spite of the tyrant’s persecution, the hero valiantly carried on the struggle. - Zalim hükümdarın zulmüne rağmen, kahraman cesurca mücadeleye devam etti.

The soldiers fought valiantly, but finally they had to give in. - Askerler kahramanca savaştılar fakat sonunda teslim olmak zorunda kaldılar.

paladin
heroical
protagonist

The protagonist of the new film is a child angel. - Yeni filmin kahramanı bir çocuk melek.

This book sees the protagonist conquer insurmountable odds and save the day. - Bu kitap kahramanın aşılmaz olasılıkları fethettiğini görür ve günü kurtarır.

gaiiant
lion
kahraman asker
(Askeri) gallant soldier
kahraman olmak
become a hero
kahraman olmak
heroize
kahraman yaratmak
heroise
kadın kahraman
heroine

They have played heroines. - Onlar kadın kahramanları oynadılar.

kavgacı kahraman
(hikâye) swashbuckler
süper kahraman
superhero

He is not some superhero. - O bir süper kahraman değil.

I am not a big fan of the Hollywood superhero movies. - Hollywood süper kahraman filmlerinin büyük bir hayranı değilim.

kahramanlar
heroes

You guys are my heroes. - Siz benim kahramanlarımsınız.

Boys often imitate their sports heroes. - Erkek çocuklar sık sık spor kahramanlarını taklit ederler.

altın postu arayan yason'un kahraman gemicisi
Argonaut
isimsiz kahraman
(deyim) a backroom boy
isimsiz kahraman
nameless hero
tanrısal kahraman
demigod
ulusal kahraman
national hero
Турецкий язык - Турецкий язык
Savaşta veya tehlikeli bir durumda yararlık gösteren kimse, alp, yiğit: "Hareketlerini kahramanların edalarıyla asaletleştiriyor."- A. Ş. Hisar
(Osmanlı Dönemi) (C.: Kahramanan) f. Yiğit, cesur, bahadır
(Osmanlı Dönemi) İş buyuran, hüküm sâhibi
(Osmanlı Dönemi) Fars mitolojisinde Rüstem'in yendiği kişi
Roman, hikâye, tiyatro vb. edebiyat türlerinde en önemli kişi: "Piyesin kahramanı azgın bir herif, boyuna baldızına saldırıyor."- Ç. Altan
Savaşta veya tehlikeli bir durumda yararlık gösteren kimse, alp, yiğit
Roman, hikâye, tiyatro vb. edebiyat türlerinde en önemli kişi
Bir olayda önemli yeri olan kimse
Olağanüstü yararlıklar göstererek düşmanı yenen komutanlara veya şehirlere devlet tarafından verilen onur unvanı
Bir olayda önemli yeri olan kimse: "Son golün kahramanının yüzü, öpülmekten tükürük içinde kalmıştı."- H. Taner
(Osmanlı Dönemi) GAZANFER
kahraman
Избранное