kabul etti

listen to the pronunciation of kabul etti
Турецкий язык - Английский Язык
conceded

The professor I was arguing with finally conceded and said I was right. - Tartıştığım profesör sonunda haklı olduğumu kabul etti.

admitted

Tom admitted that what Mary said was true. - Tom Mary'nin söylediğinin doğru olduğunu kabul etti.

Tom admitted to spilling the red wine. - Tom kırmızı şarabı döktüğünü kabul etti.

kabul et
(Konuşma Dili) let's face it
kabul et
agree

He didn't agree to my proposal. - Teklifimi kabul etmedi.

President Roosevelt agreed to help. - Başkan Roosevelt yardım etmeyi kabul etti.

kabul et
{f} admitted

Tom admitted to spilling the red wine. - Tom kırmızı şarabı döktüğünü kabul etti.

Tom admitted that what Mary said was true. - Tom Mary'nin söylediğinin doğru olduğunu kabul etti.

kabul et
{f} conceding
kabul et
concede

The professor I was arguing with finally conceded and said I was right. - Tartıştığım profesör sonunda haklı olduğumu kabul etti.

The accountant would not concede the mistake. - Muhasebeci hatayı kabul etmezdi.

kabul et
{f} postulated
kabul et
acquiesce
kabul et
{f} agreed

President Roosevelt agreed to help. - Başkan Roosevelt yardım etmeyi kabul etti.

The girl's parents agreed to her request. - Kızın ebeveynleri onun ricasını kabul etti.

kabul et
accept

I accepted her invitation. - Onun davetini kabul ettim.

We must accept life, for good or for evil. - İster iyi olsun ister kötü olsun hayatı kabul etmeliyiz.

kabul et
{f} accepted

They accepted her as the city's best doctor. - Onlar onu şehrin en iyi doktoru olarak kabul ettiler.

In brief, you should have accepted the responsibility. - Kısacası, sorumluluğu kabul etmeliydin.

kabul et
intromit
kabul et
conceded

The professor I was arguing with finally conceded and said I was right. - Tartıştığım profesör sonunda haklı olduğumu kabul etti.

kabul etti
Избранное