Турецкий язык - Английский Язык
Определение kılıksızca в Турецкий язык Английский Язык словарь
- slovenly
- Careless or negligent; sloppy
- Unwashed, dirty, disorderly
- Having an untidy appearance; unkempt
- {a} negligent of neatness, nasty, filthy
- {a} in a dirty or inelegant manner
- a slovenly manner
- Characteristic of a sloven; lacking neatness and order; evincing negligence; as, slovenly dress
- disapproval Slovenly people are careless, untidy, or inefficient. Lisa was irritated by the slovenly attitude of her boyfriend Sean. = sloppy. lazy, untidy, and careless (sloven (15-21 centuries), probably from sloovin )
- negligent of neatness especially in dress and person; habitually dirty and unkempt; "filled the door with her frowzy bulk"; "frowzy white hair"; "slovenly appearance"
- Having the habits of a sloven; negligent of neatness and order, especially in dress
- {s} careless, negligent; untidy, unclean
- kılıksız
- shabby
- kılıksız
- {s} ratty
- kılıksız
- ragged
- kılıksız
- detrited
- kılıksız
- down at heel
- kılıksız
- seedy
- kılıksız
- sloven
- kılıksız
- slob
You're a big, fat slob.
-Sen büyük şişman bir kılıksızsın.
I'm a little bit of a slob.
-Ben biraz kılıksızım.
- kılıksız
- mean
- kılıksız
- frumpish
- kılıksız
- dowdyish
- kılıksız
- (someone) whose appearance is shabby or unprepossessing
- kılıksız
- poky
- kılıksız
- down the heels
- kılıksız
- sleazy
- kılıksız
- down heels
- kılıksız
- dowdy
- kılıksız
- hangdog
- kılıksız
- slovenly
- kılıksız
- ragged, shabby, seedy, dowdy sünepe, süfli
- kılıksız
- draggled
- kılıksız
- untidy
- kılıksız
- elbow
Связанные Термины
Турецкий язык - Турецкий язык
Определение kılıksızca в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- KILIKSIZ
- Giyimi düzgün olmayan, sünepe, süfl: "Niye bugün buraya bu kadar kılıksız, üstelik de bir karış sakalla geldim?"- H. Taner
- kılıksız
- Giyimi düzgün olmayan, sünepe, süflî
Связанные Термины
kılıksızca
Расстановка переносов
kı·lık·sız·caResimler
История
Избранное