köprü

listen to the pronunciation of köprü
Турецкий язык - Английский Язык
bridge

A long time ago, there was a bridge here. - Uzun zaman önce, burada bir köprü vardı.

How long that bridge is! - Köprü ne kadar uzunmuş!

(Tekstil) Beltloop (on the waistband of a textile sample)
exercise movement
(dişçilik) bridgework
slang bending a playing card so that when the cards are cut this card will come out on top
hasp (of a lock)
axle housing
raised passage or road; backbend
dent., wrestling, (Denizcilik) bridge
(Bilgisayar) hyperlink to
(Pisikoloji, Ruhbilim) pons
(Bilgisayar) hyperlink

Would you please make a hyperlink to our corporate site from your page? - Sizin sayfanızdan bizim kurumsal sitemize bir köprü yapar mısınız?

(İnşaat) neck
truss bridge
crossover
diplexer
viaduct
backbend
bridgework
flyover
köprü altı çocuğu
homeless child, street Arab
köprü altında yatmak
to doss, to sleep under the arch of a bridge
köprü ayağı
abutment
köprü ayağı
abutment, bridge pier
köprü ayağı
trestle
köprü ayağı
abuttal
köprü destek kazıkları
starling
köprü devresi
bridge circuit
köprü geribeslemesi
bridge feedback
köprü geçiş ücreti
bridge toll
köprü gişesi
tollhouse
köprü gösterge
bridge gauge
köprü gözü
arch of a bridge
köprü gözü arch of
a bridge
köprü kurmak
to bridge
köprü kurmak
lay a bridge
köprü kurmak
build a bridge
köprü kurmak
bridge
köprü makası
truss
köprü parası
pike
köprü redresör
bridge rectifier
köprü tahtası
chess
köprü vinci
bridge crane
köprü yapmak
bridge

Apart from the cost, it will take long to build the bridge. - Köprü yapmak, maliyetin dışında, uzun sürecektir.

köprü üzerindeki demiryolu
elevated
asma köprü
suspension bridge
gezer köprü vinci
(Askeri) gantry crane
konsol kirişli köprü
(Askeri) cantilever bridge
köprüler
(Bilgisayar) hyperlinks
köprüler
bridges

I like to build bridges. - Köprüler yapmayı seviyorum.

Don't burn your bridges behind you. - Arkandaki köprüleri yakma.

sabit köprü
(Diş Hekimliği) fixed bridge
asma köprü
(İnşaat) Cable-stayed bridge
açılan köprü
Drop bridge
mii. a. direnek, üs, köprü-bas
mii. a. direnek, bases, bridges-pressing
paralı köprü
toll bridge
alçak köprü
Low bridge
arka köprü
(Otomotiv) back axle tube
arka köprü
(Otomotiv) rear axle tube
arka köprü
rear-axle tube
asma köprü
drawbridge
açılıp kapanan köprü
drawbridge
açılır kapanır köprü
swing bridge
açılır kapanır köprü
swing bridge, drawbridge
baskül köprü
bascule bridge
beton köprü
concrete bridge
dar köprü
catwalk
dengeli köprü
balanced bridge
dubalı köprü
bateau bridge
dubalı köprü
floating bridge
döner köprü
pivot bridge
döner köprü
swivelbridge
geçici köprü
flying bridge
geçici köprü
(İnşaat) temporary bridge
geçici olarak kurulan köprü
Bailey bridge
geçiş yolu köprü ayağı
(Askeri) causeway pier
güverteden uzatılan köprü
gangway
hareketli köprü
movable bridge
iner kalkar köprü
drawbridge
kafes kirişli köprü
lattice bridge
kafes köprü
truss bridge
kanal köprü
bridge canal
kanal köprü
bridge-canal
kanatlı köprü
swing bridge
kara köprü
(İnşaat) viaduct
kazıklı köprü
pile bridge
kemer köprü
(Mimarlık) arch bridge
kemer köprü
arched bridge
kemer köprü
arc bridge
kemerli köprü
(İnşaat) arched bridge
kemerli köprü
aqueduct
kemerli köprü
arch bridge
kiriş köprü
girder bridge
kirişli köprü
girder bridge
konsol kafes kirişli köprü
(Askeri) cantilever truss bridge
konsol köprü
cantilever bridge
makaslı köprü
truss bridge
misket bomba birliği; bağlantıo köprü birliği; inşaat tabur birliği
(Askeri) cluster bomb unit; conference bridge unit; construction battalion unit
orta giriş köprü
(Askeri) medium girder bridge
otomatik köprü
(Bilgisayar) auto hyperlink
sahra sirküleri; son koordinasyon; (bataklık tipi bir arazide) yüzer köprü; yüze
(Askeri) field circular; final coordination; floating causeway; floating craft; force commander
sallı köprü
float bridge
tombaz köprü
pontoon bridge
verev köprü
(İnşaat) skewed bridge
verev köprü
skew bridge
yüzer köprü
floating bridge
zincirli asma köprü
chain bridge
çatkılı köprü
truss bridge
üzerine köprü kurmak
span
Турецкий язык - Турецкий язык
Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri
Vücudun, sırt yere dönük olarak el, baş veya diz yere dayanarak yay biçimi aldığı durum
Diş hekimliğinde dişteki eksik yapıların yerini tutan bir protez
Güreşte omuzları yere değdirmemek için ayakları ve alnı yere dayayıp beli yukarı kaldırarak alınan durum
Geminin önünü iyice görecek bir yükseklikte, sancaktan iskeleye kadar kurulan kumanda yeri. İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey
Olmayan dişlerin yerini tutmak veya takma dişleri ağızdaki dişlere sağlam tutturmak amacıyla yapılan diş protezi
Herhangi bir engelle ayrılmış iki yakayı birbirine bağlayan veya trafik akımının, başka bir trafik akımını kesmeden üstten geçmesini sağlayan ahşap, kâgir, beton veya demir yapı: "Bu camiler, bu çeşmeler, bu köprüler rastgele yapılmadı."- O. S. Orhon
İki şey arasında bağ veya ilişkiyi sağlayan şey
devren
köprü altı çocuğu
Kimsesiz ve gideceği yeri olmayan kişiler için kullanılır
köprü başı
Bir köprünün başlangıç veya bitiş noktası
köprü başı
İlerlemek için çıkılan elverişli kıyı veya tutulan önemli nokta
köprü başı
Önemli mevki
köprü yol
Vadiler, koyaklar veya derin dere yatakları üzerine kurulan ve beton direkleri üzerinde duran kara yolu köprüsü, viyadük
asma köprü
İki başındaki ayaklardan başka dayanağı olmayan, çoğunlukla uzun ve yüksek köprü
küçük köprü
Vücudun, sırt yere dönük olarak avuçlar ve dizler üstünde dayalı ve gergin bulunduğu durum, el diz köprüsü
panel köprü
Aşılacak bir engelin bir yanında oluşturularak öbür yana ulaşımı sağlayan, taşıyıcı küçük elemanlardan oluşan köprü
köprü
Избранное