janbon

listen to the pronunciation of janbon
Английский Язык - Турецкий язык

Определение janbon в Английский Язык Турецкий язык словарь

ham
{i} jambon

O, jambon ve yumurtayı seviyor. - He likes ham and eggs.

Tom Mary'nin onun için yaptığı jambonlu sandviçi yiyiverdi. - Tom scarfed down the ham sandwich that Mary had made for him.

ham
Bir tür işlenmiş domuz eti
ham
argo aşırı duygusal veya abartmalı bir şekilde oynama
ham
{i} gösterişçi
ham
abartmalı (oyuncu/aparıcı/vb.) 3.amatör telsizci
ham
{i} amatör radyocu
ham
kıç kaynağı
ham
{f} rol kesmek
ham
(Tıp) Uylukların üst kısmı ve kalçaların müştereken oluşturduğu oturak bölgesi
ham
{i} argo abartarak oynayan oyuncu
ham
{f} argo abartarak oynamak
ham
{i} artist
ham
(Tıp) Dizin arka kısmı, diz eklemi arkasındaki çukur bölge, popliteal bölge
ham
{f} abartılı oynamak
ham
amatör radyo operatörü
ham
tiyatro abartarak oynayan oyuncu
ham
{i} acemi oyuncu
Английский Язык - Английский Язык
ham