My father usually watches television after dinner.
- Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler.
I like watching Code Lyoko.
- Code Lyoko'yu izlemeyi seviyorum.
Their traces can still be found.
- İzleri hala bulunabilir.
NASA's Mars rover discovered traces of a river bed.
- NASA'nın Mars gezicisi bir nehir yatağının izlerini keşfetti.
They followed the tracks the car had left.
- Arabanın bıraktığı izleri takip ettiler.
I've got better things to do than to keep track of what Tom's doing.
- Tom'un yaptıklarını izlemekten daha iyi yapacak işlerim var.