He called her bad names.
- Onu kötü isimlerle isimlendirdi.
Their names are Tom and Ken.
- Onların isimleri Tom ve Ken'dir.
In Esperanto, nouns end in o. The plural is formed by adding a j.
- Esperantoda, o ile biten isimler. Çoğul bir j ekleyerek oluşturulur.
Of the remaining words on the list, five are nouns.
- Listede kalan kelimelerin beşi isim.
It's customary for waiters and waitresses to introduce themselves using only their first names.
- Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir.
In France, the first name goes before the surname.
- Fransa'da isim soyadından önce gelir.