irk

listen to the pronunciation of irk
Английский Язык - Турецкий язык
usandırmak
bezdirmek
bıktır
bıktırmak
canını sıkmak
{f} sıkmak
bizar etmek
taciz etmek
sinirlendirmek
üzmek
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) Nesil. Zürriyet. Sülâle
(Osmanlı Dönemi) Soy. Kök. Damar
(Osmanlı Dönemi) DAMAR
ırk
Breed
ırk
Kalıtımsal olarak ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu: "Türkler, insan olarak, ulus olarak doğunun en üstün ve şerefli ırkıdır."- S. Birsel
ırk
Soy: "Esasta dağlı ırktan cahil bir kızcağızdı."- R. H. Karay
ırk
Kalıtımsal olarak, ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu
ırk
Bir canlı türünde aynı karakteri taşıyan canlıların oluşturduğu alt bölüm
ırk
Soy
Английский Язык - Английский Язык
to irritate; annoy; bother

It irks me to do all this work and have someone destroy it.

to afflict with pain, vexation, or fatigue
{f} annoy, bother, irritate; tire
To weary; to give pain; to annoy; used only impersonally at present
If something irks you, it irritates or annoys you. The rehearsal process also irked him increasingly I must admit it irks me to see this guy get all this free publicity It irks them that some people have more of a chance than others for their voices to be heard. + irked irked Claire had seemed a little irked when he left. To be irritating, wearisome, or vexing to. See Synonyms at annoy. if something irks you, it makes you feel annoyed (Perhaps from yrkja )
irritate or vex; "It galls me that we lost the suit"
irked
Simple past tense and past participle of irk
ırk
{v} to vex, grieve, give pain or uneasiness
irked
Annoyed
irked
Past tense of irk
irked
{s} annoyed, bothered, irritated
irking
Present participle of to irk
Турецкий язык - Английский Язык
race
ırk
race

Employers cannot refuse to hire workers because of their race, religion, ethnic origin, skin colour, sex, age, marital status, disability or sexual orientation. - İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.

Atomic bombs are a danger to the human race. - Atom bombaları insan ırkı için bir tehlikedir.

ırk
{i} folk
ırk
racial

He's opposed to racial discrimination. - O, ırksal ayrımcılığa karşı çıktı.

He's opposed to racial discrimination. - Irksal ayrımcılığa karşı çıktı.

ırk
{i} strain
ırk
(Denizbilim) natio

Japanese should not forget that America is a multiracial nation. - Japonlar Amerikanın çok ırklı bir ulus olduğunu unutmamalı.

ırk
phylon
ırk
to race
ırk
race of
ırk
phylo
ırk
peoples
ırk
lineage, blood, stock
ırk
race, racial group
ırk
flesh
irk
Избранное