O kesik enfekte olmuş görünüyor.
- That cut looks infected.
Erkekler HPV ile enfekte olabilirler.
- Men can be infected with HPV.
Bilgisayara bir virüs bulaşmış gibi görünüyor.
- It seems that the computer was infected by a virus.
Tom'un sorunu ne? Onun bilgisayarına virüs bulaşmış.
- What's wrong with Tom? His computer is infected with a virus.
Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
- Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
Erkekler HPV ile enfekte olabilirler.
- Men can be infected with HPV.
Tom'un coşkusu bulaşıcıdır.
- Tom's enthusiasm is infectious.
Ben bir Truva atıyım, yani Mac bilgisayarınıza bulaştım.
- I am a Trojan horse, so I have infected your Mac computer.
Virüs tarafından enfekte edilmekten korkmuyor musun?
- Aren't you afraid of getting infected by the virus?
Enfekte olduğunu düşünüyorum.
- I think you've been infected.
Slowly, the strange alien virus infected the whole town.
The infected bodies were hastily piled up and burned.
Her passion for dancing has infected me.
... you were infected for everybody. It's a safe bet that the totalitarian governments ...
... Somebody else infected it for them. ...