Pahalı, her zaman pahalı olmayandan daha iyi değildir.
- Expensive is not always better than inexpensive.
Biz pahalı olmayan bir otelde kaldık.
- We stayed at an inexpensive hotel.
Tom ve Mary ucuz mobilya ile evlerini döşediler.
- Tom and Mary furnished their house with inexpensive furniture.
Dört gece için sahip olduğunuz en ucuz odayı istiyorum.
- I'd like the most inexpensive room you have for four nights.
Önerin makul görünüyor.
- Your suggestion seems reasonable.
Bu ikinci el arabanın fiyatı makul.
- The price of this used car is reasonable.
Şu an onların fikirlerini yermek kolay, fakat onlar o zaman epey haklı göründü.
- It's easy to lampoon their ideas now, but they seemed quite reasonable at the time.
Genellikle çok düşük fiyatlarla satılıyor.
- It generally sells at very low prices.
Buradaki fiyatlar oldukça makul.
- The prices here are quite reasonable.
O oldukça makul bir fiyat.
- That's a fairly reasonable price.
... If you have an inexpensive phone or even an inexpensive ...
... You're right, that's inexpensive. ...