in what state, condition, or plight

listen to the pronunciation of in what state, condition, or plight
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in what state, condition, or plight в Английский Язык Турецкий язык словарь

how
nasıl

İyi akşamlar, nasılsın? - Good evening, how are you?

Bulaşık makinasının nasıl çalıştığını anlatabilir misin? - Could you explain how the dishwasher works?

how
ne kadar

O bana hırsızlığın ne kadar yanlış bir şey olduğunu anlattı. - She told me how it was wrong to steal.

Havaalanı ne kadar uzak? - How far away is the airport?

how
nasıl da

Tom çalışanlarına düzgün bir şekilde nasıl davranacağını bilmiyor. - Tom doesn't know how to treat his employees properly.

Tom nasıl dans edileceğini öğrenmenin zamanı olduğuna karar verdi. - Tom decided it was time to learn how to dance.

how
nice
how
nereden

Bunu nereden biliyorsun? - How do you know this?

Burada olduğumuzu nereden biliyordun? - How did you know we were here?

how
hangi yolla
how
ne
how
nasıl: How did it happen? Nasıl oldu? How will he do this? Bunu nasıl yapacak? How does it work? Nasıl çalışıyor?
how
How about it? Ne dersiniz? How are you? Nasılsınız? How do you do? Nasılsınız? How goes it? How is it going? Ne var ne yok? Ne âlem desin
how
yöntem

Sorunu yapma yöntemini bildiğim tek yolla ele aldım. - I handled the problem the only way I knew how.

Bunu yapmanı istediğimiz yöntem bu. - That's how we want you to do it.

how
yapma tarzı

Onu yapma tarzın yanlıştı. - How you did that was wrong.

Tom ve Mary'nin onu yapma tarzını beğeniyorum. - I like how Tom and Mary did that.

how
yapma yöntemi

Onu yapma yöntemimiz bu. - That's how we did it.

Bunu yapma yöntemin bu. - That's how you do it.

how
ne kadar: How long
how
ne halde
how
ne suretle
how
ne derecede
how
ne durumda
Английский Язык - Английский Язык
how