Sen burda bir öğrenci değil misin?
- Aren't you a student here?
Onlar bir saattir burdalar.
- They have been here for an hour.
Buyrun, bundan bir lokma deneyin.
- Here, try a bite of this.
Bundan sonrası çorap söküğü gibi gelir.
- It's all downhill from here.
Lütfen burayı imzalayın.
- Please sign your name here.
Tom Mary'nin burayı seveceğini umut ediyor.
- Tom hopes Mary likes it here.
Merhaba, benim bir rezervasyonum var, adım Kaori Yoshikawa. İşte onay kartı.
- Hello, I have a reservation, my name is Kaori Yoshikawa. Here is the confirmation card.
İşte e-posta adresim.
- Here's my email address.
Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz?
- Are you a teacher or a student here?
Lütfen değerli şeyleri burada bırakmayın.
- Please don't leave valuable things here.
Arabanızı buraya park edemezsiniz.
- You can't park your car here.
Buraya dün akşam altıda geldik.
- We arrived here at six yesterday evening.
Hey, sen burada ne yapıyorsun?
- Hey, what are you doing here?
Hey, burada ne oluyor.
- Hey, what's going on here?
Tom'u burada bulmamın imkanı yok.
- There's no way I'm going to find Tom in this place.