Akşamleyin evde ailemle yemek yedim.
- In the evening, I have dinner at home with my family.
Akşamleyin seni arayacağım.
- I'll call you in the evening.
Geceleri oğlum için kitap okurum.
- In the evening, I read my son a book.
Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor.
- My grandmother goes for a walk in the evening.
Akşam, onda yatmaya giderim.
- In the evening, I go to bed at ten.
... MR. ROMNEY: Thank you, Jim and Mr. President. And thank you for tuning in this evening. ...
... Well yeah, evening here. ...