Bir yıl boyunca oğlum daha da güçlendi.
- In the course of a year my son grew stronger.
Geçen yıl boyunca, fiyatları ikiye katlandı.
- In the course of the past year, prices have doubled.
O, seyahatleri sırasında çok sayıda etkileyici insanlarla tanıştı.
- He met many fascinating people in the course of his travels.
Ada kış boyunca buzla ve karla kaplıdır.
- The island is covered with ice and snow during the winter.
O, bütün gün boyunca çalışmaktaydı.
- He has been working during the whole day.
Onun odasına girdiğimde, golf oynadığı yirmi yıl süresince kazandığı çok sayıda kupayı bana gösterdi.
- When I went into his room, he showed me the numerous trophies he had won during the twenty years he had played golf.
Kıtlık süresince birçok köylü öldü.
- Many peasants died during the drought.
Ders sırasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
O, tatili sırasında bile asla çevrimiçi değil.
- She is never online, even during her vacation.
Yirmili yaşlarda birçok geç kadın yaz tatilleri esnasında yurt dışına gitmeyi planlıyorlar.
- Many young women in their 20s plan to go abroad during their summer holidays.
Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
... did over the course of the war. ...
... And over the course of this month we're going to have two more presidential debates and ...