in terms of

listen to the pronunciation of in terms of
Английский Язык - Турецкий язык
açısından

O, ülkesi açısından düşünüyor. - He thinks in terms of his own country.

Para açısından her şeyi düşünmeye eğilimli. - He tends to think of everything in terms of money.

açıdan: Don't look at the situation in those terms! Duruma o açıdan bakma!
yönünden
yönden
bakımından, açısından
(Kanun) üzerinden
açıdan

Her şeye parasal açıdan bakıyorsun. - You see everything in terms of money.

cinsinden

İyi bir eğitimin değeri para cinsinden ölçülemez. - The value of a good education cannot be measured in terms of money.

-e göre
yön
k.dili. -e gelince, -ce/-çe: In terms of money she's
bir dille
konuşma dili -e gelince, -ce/-çe: She's got no problems in terms of money. Paraca hiçbir sorunu yok
açıdan: "Don't look at the situation in those terms! - Duruma o açıdan bakma!"
konuşma dili -e gelince, -ce/-çe: "She's got no problems in terms of money. - Paraca hiçbir sorunu yok."
Английский Язык - Английский Язык
in relation to; with respect to; as regards; concerning; regarding

She has no idea how she wants the house to look in terms of décor.

in connection with, regarding, in the sense of
in terms of

    Турецкое произношение

    în tırmz ıv

    Произношение

    /ən ˈtərmz əv/ /ɪn ˈtɜrmz əv/

    Видео

    ... In terms of regulations, most of the regulations that we have ...
    ... the macroeconomic level in terms of ...
Избранное