Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar.
- They behave towards Muslims in a way in which no Muslim would behave towards an unbeliever.
Ona karşı tavrım değişti.
- My attitude towards him changed.
İyileşme yönündeki ilk adım, bir sorunun olduğunu kabul etmektir.
- The first step toward recovery is admitting that you have a problem.
Tom bana karşı çok cana yakın.
- Tom has been very friendly toward me.
Samanyolu galaksimize en yakın sarmal gökada Andromeda'dır. Andromeda 2 milyondan fazla ışık yılı uzaklıktadır. Onun orta çıkıntısı ve spiral kolları 15 derecelik açıyla bize doğru eğiktir.
- The spiral galaxy closest to our Milky Way galaxy is Andromeda. Andromeda is over 2 million light-years away. Its central bulge and spiral arms are tilted toward us at a 15 degree angle.
Yol batıya doğru hafifçe kıvrılır.
- The road curves gently towards the west.
Kızlar kalabalığa doğru şarkı söyleyerek geldi.
- The girls came singing toward the crowd.
Tom Mary ile ilgilenmediğini söyledi fakat o her zaman onun bulunduğu odanın tarafına doğru bakıyor gibi görünüyordu.
- Tom said he wasn't interested in Mary, but he seemed to always be looking towards the side of the room where she was.