O teori genelde kabul edilmektedir.
- That theory is generally accepted.
Genelde, onun söylediği doğrudur.
- Generally speaking, what she says is right.
Ben genellikle okula yürürüm.
- I generally walk to school.
Kore yemekleri genellikle sıcaktır.
- Korean food is generally very hot.
Kadınlar genel olarak erkeklerden daha uzun yaşamaktadır.
- Women generally live longer than men.
Konferansçı genel olarak Amerikan edebiyatı ve özellikle Faulkner hakkında konuştu.
- The lecturer spoke generally about American literature and specifically about Faulkner.