Tom ona verdiğim elmayı hevesle yedi. - Tom eagerly ate the apple I gave him.
Tom ona verdiğim elmayı hevesle yedi.
Tom eagerly ate the apple I gave him.
O çok hevesle İngilizce çalıştı. - She studied English very eagerly.
O çok hevesle İngilizce çalıştı.
She studied English very eagerly.