Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

illegal trade or exchange of goods, often drugs

listen to the pronunciation of illegal trade or exchange of goods, often drugs
Английский Язык - Турецкий язык

Определение illegal trade or exchange of goods, often drugs в Английский Язык Турецкий язык словарь

traffic
{i} gidiş geliş
traffic
{i} trafik

Trafik kurallarına riayet etmelisin. - You must obey the traffic rules.

Trafik kurallarına riayet etmelisin. - You should obey the traffic rules.

traffic
{f} iş yapmak
traffic
{f} değiş tokuş etmek
traffic
{i} alışveriş
traffic
{f} karanlık işler yapmak
traffic
işlem
traffic
(Ticaret) yük trafiği
traffic
kaçakçılık
traffic
ticareti yapmak
traffic
(Bilgisayar) akış

Genişleyen kaldırımlar trafiğin akışını yavaşlatıyor. - Curb extensions force traffic to slow down.

Bu yol üzerinde sürekli bir trafik akışı vardır. - There is a constant flow of traffic on this road.

traffic
gidişgeliş
traffic
{f} yolculuk etmek
traffic
yük miktarı
traffic
{i} trafik: The traffic's heavy right now. Şu an trafik yoğun
traffic
{f} in
traffic
(Askeri) TRAFİK: Araç, uçak ve şahısların bir yerden başka bir yere gidiş gelişleri
traffic

Babam bu sabah trafik sıkışıklığı nedeniyle işe geç kaldı. - My father was late for work this morning because of a traffic jam.

İş çıkışındaki yoğun trafiğe yakalanmak korkunçtur. - It's horrible to get caught in rush hour traffic.

Английский Язык - Английский Язык
traffic
illegal trade or exchange of goods, often drugs

    Расстановка переносов

    il·le·gal trade or ex·change of goods, of·ten drugs

    Произношение

Избранное