They changed my meds.
- Onlar benim ilaçlarımı değiştirdi.
Fadil's meds were very strong.
- Fadıl'ın ilaçları çok güçlüydü.
Drugs are a cancer of modern society.
- İlaçlar modern toplumun bir kanseridir.
The elderly man takes strong drugs for his heart.
- Yaşlı adam kalbi için güçlü ilaçlar alıyor.
Medication and alcohol often don't mix.
- İlaç ve alkol çoğu zaman karışmaz.
I bought these medications for my father.
- Bu ilaçları babam için aldım.
What's the best drug for that cancer?
- Kanser için en iyi ilaç nedir?
My older brother is planning to work at a drug factory.
- Ağabeyim, bir ilaç fabrikasında çalışmayı planlıyor.
I need medicine. Where is the pharmacy?
- Bana ilaç gerek. Eczane nerede?
These medicines should be taken three times a day.
- Bu ilaçlardan günde üç kez alınmalıdır.
The pain went away because I took the pills.
- İlaç aldığım için ağrı geçti.
Have you taken your pills?
- İlaçlarınızı aldınız mı?
I cured my cold with this medicine.
- Soğuk algınlığımı bu ilaçla tedavi ettim.
No medicine can cure this disease.
- Hiçbir ilaç bu hastalığı tedavi edemez.
Is there a home remedy for headache?
- Başağrısı için evde bir ilaç var mı?
Hot lemon with honey is a good remedy for colds.
- Ballı sıcak limon soğuk algınlığı için iyi bir ilaçtır.
More and more physicians have begun to use the new medicines.
- Gittikçe daha fazla doktor yeni ilaçlar kullanmaya başladı.
The physician prescribed his patient some medicine.
- Doktor hastasına biraz ilaç yazdı.