icat etme

listen to the pronunciation of icat etme
Турецкий язык - Английский Язык
excogitation
origination
icat etmek
invent

If God did not exist, we'd have to invent him. - Tanrı olmasa onu icat etmek zorunda kalırız.

He is very bad at inventing excuses. - Bahaneler icat etmekte çok kötüdür.

icat etmek
devise
icat et
{f} invented

Who invented this machine? - Bu makineyi kim icat etti?

Do you know who invented the microscope? - Mikroskopu kimin icat ettiğini biliyor musun?

icat et
invent

Thomas Edison invented the light bulb. - Thomas Edison ampulü icat etmiştir.

Who invented karaoke? - Karaokeyi kim icat etti?

icat etmek
contrive
icat etmek
originate
icat etmek
{f} father
icat etmek
fabricate
icat etmek
think up
icat etmek
make up
icat etmek
conjure up
icat etmek
trump up
icat etmek
to invent
icat etmek
to invent, to devise, to fabricate
icat etmek
dream up
icat etmek
cogitate
icat etmek
mint
icat etmek
strike out
icat etmek
1. to invent, create. 2. to fabricate, make up, trump up, concoct
icat etmek
trump
icat etmek
weave
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение icat etme в Турецкий язык Турецкий язык словарь

icat etmek
İlk kez yeni bir şey yaratmak
icat etmek
Bir şeyi gerçekmiş gibi göstermek
icat etme
Избранное