işiten

listen to the pronunciation of işiten
Турецкий язык - Английский Язык
audient
A hearer; especially, a catechumen in the early Church
Listening, paying attention
Listening; paying attention; as, audient souls
A hearer; especially a catechumen in the early church
ağır işiten
deaf
işit
hear

Please read it aloud so that everyone can hear. - Herkes işitebilsin diye lütfen yüksek sesle oku.

Leave your message after hearing the beep. - Bip sesini işittikten sonra mesajınızı bırakın.

işit
{f} hearing

Tom can hardly hear without his hearing aid. - Tom işitme cihazı olmadan neredeyse duyamıyor.

Tom lost his hearing. - Tom işitmesini kaybetti.

iyi işiten
quick eared
Турецкий язык - Турецкий язык
semi
sami
işiten
Избранное