Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

işaret et

listen to the pronunciation of işaret et
Турецкий язык - Английский Язык
{f} pointed

She pointed her finger at him. - O, parmağıyla onu işaret etti.

Tom pointed towards the mountain. - Tom dağlara doğru işaret etti.

{f} point

Tom pointed towards the mountain. - Tom dağlara doğru işaret etti.

Don't point at others. - Diğerlerini işaret etme.

point at

Don't point at others. - Diğerlerini işaret etme.

It is rude to point at others. - Başkalarını işaret etmek kabalıktır.

{f} gesture

Tom gestured Mary to go ahead. - Tom Mary'nin önde gitmesi için işaret etti.

Tom gestured for Mary to follow him. - Tom Mary'nin onu izlemesi için işaret etti.

beckon

He beckoned me to follow him. - Onu izlemem için bana işaret etti.

She beckoned me to come in. - O bana içeri girmem için işaret etti.

augur