Ufukta bir gemi görebiliyorum.
- I can see a ship on the horizon.
Ufukta büyük bir gemi göründü.
- A large ship appeared on the horizon.
Ölüm sadece bir ufuktur ve bir ufuk bizim görüş limitimiz hariç hiçbir şeydir.
- Death is only a horizon, and a horizon is nothing save the limit of our sight.
Ölüm sadece bir ufuktur. Ve bir ufuk sadece görüş alanımızın sınırıdır.
- Death is only a horizon. And a horizon is just the edge of our field of view.
Tango yatay niyetin dikey ifadesidir.
- Tango is the vertical expression of a horizontal intention.
Bence, iyi tasarlanmış bir web sitesi yatay kaydırma gerektirmemeli.
- In my opinion, a well-designed website shouldn't require horizontal scrolling.
In her engaging tour d'horizon When Everything Changed: The Amazing Journey of American Women from 1960 to the Present , Gail Collins quotes Van Gelder's lament .
... have a very short time horizon ...
... As we discuss what's on the horizon on this panel, I'll ...