Tom gizli bir butona bastı.
- Tom pressed a hidden button.
Her yerde gizli kameralar vardı.
- There were hidden cameras everywhere.
Orada saklı hazineler olduğu dedikodusu yapılıyor.
- It is rumored there are treasures hidden there.
Tom paranın nerede saklı olduğunu biliyor.
- Tom knows where the money is hidden.
Para döşeme tahtalarının altında gizlenmişti.
- The money was hidden beneath the floorboards.
Güneş ayın gölgesine gizlenmişti.
- The sun was hidden in the moon's shadow.
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
- Now the mountain is hidden by the clouds.
Duvarlar sarmaşık tarafından gizlenmiştir.
- The walls are hidden by ivy.
hidden talents.