Tom bahçesinde gizli bir yedek anahtar bulundurur.
- Tom keeps a spare key hidden in his garden.
Tom gizli bir butona bastı.
- Tom pressed a hidden button.
Tom mağarada neyin saklı olduğunu biliyordu.
- Tom knew what was hidden in the cave.
Tom paranın nerede saklı olduğunu biliyor.
- Tom knows where the money is hidden.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
- The cat lay hidden in the bushes.
Duvarlar sarmaşık tarafından gizlenmiştir.
- The walls are hidden by ivy.
Kedi çalıların içinde gizlenmiş yatıyordu.
- The cat lay hidden in the bushes.
Şimdi, dağ bulutlar tarafından gizlenmiştir.
- Now the mountain is hidden by the clouds.
hidden talents.
... but there's a breakthrough hidden deep within the Earth. ...
... public, and subject to scrutiny so that defects can be discovered, so that hidden features ...