You may choose whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
You may choose whichever book you want to read.
- Okumak istediğiniz herhangi bir kitabı seçebilirsiniz.
You have nothing whatever to be embarrassed about.
- Hakkında mahcup olacağın herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to feel guilty about.
- Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
I have no interest whatsoever in eating English food.
- Herhangi bir İngiliz yemeğini yemeğe ilgim yok.
Can you see anything at all there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
I'm not certain about anything.
- Herhangi bir şey hakkında emin değilim.
I met her on a certain winter day.
- Herhangi bir kış gününde ona rastladım.
You may choose any of them.
- Onlardan herhangi birini seçebilirsin.
Well, yes, but I don't want anyone to know.
- Pekala, evet, fakat herhangi birinin bilmesini istemiyorum.
I am not frightened of anything.
- Herhangi bir şeyden korkmam.
Is there anything to drink in the refrigerator?
- Buzdolabında içilebilecek herhangi bir şey var mı?
I have Tom's address somewhere.
- Herhangi bir yerde Tom'un adresine sahibim.
Tom speaks French much better than anyone else.
- Tom Fransızcayı başka herhangi birinden daha iyi konuşur.
Never have I heard anyone say a thing like that.
- Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım.
Anybody can participate.
- Herhangi biri katılabilir.
Anybody and everybody wants to go abroad.
- Herhangi biri ve herkes yurtdışına gitmek ister.
Some people don't believe in any religion.
- Bazı insanlar herhangi bir dine inanmıyor.
You don't marry someone you can live with — you marry the person whom you cannot live without.
- Sen yaşayabileceğin herhangi biriyle evlenme - sen onsuz yaşayamayacağın kişiyle evlen.
You have nothing whatever to worry about.
- Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
You have nothing whatever to feel guilty about.
- Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
You are under no obligation whatsoever to share this information.
- Bu bilgiyi paylaşmak için herhangi bir zorunluluk altında değilsin.
Sami had no education whatsoever.
- Sami'nin herhangi bir eğitimi yoktu.
You may take either of the glasses.
- Bardaklardan herhangi birini alabilirsin.
You may take either of the two books.
- İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
Take either of the apples.
- Elmaların herhangi birini al.
You may take either of the two books.
- İki kitaptan herhangi birini alabilirsin.
Any one of us could do it.
- Bizden herhangi biri onu yapabilirdi.
Any one of us could suffer from malnutrition without knowing it!
- Herhangi birimiz bunu bilmeden yetersiz beslenmeye maruz kalabilir!
You can buy whichever you like, but not both.
- İstediğin herhangi birini alabilirsin fakat ikisini değil.
You may choose whichever you like.
- Hoşlandığın herhangi birini seçebilirsin.
Can you see anything at all there?
- Orada herhangi bir şey görebiliyor musun?
Open an image and select an image layout. Click Open for opening an image. Click Quit for quitting the program. Image Layout feature allows you to view in any layout.
- Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için Aça tıklatın. Programdan çıkmak için Çıkışı tıklatın. Resim Düzeni özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.
Tom isn't currently working anywhere.
- Tom şu anda herhangi bir yerde çalışmıyor.
Is there a telephone anywhere?
- Herhangi bir yerde bir telefon var mı?
Take whichever one you like.
- İstediğiniz herhangi birisini alın.
Choose any one from among these.
- Bunların arasından herhangi birini seç.