herdenbildend

listen to the pronunciation of herdenbildend
Английский Язык - Турецкий язык

Определение herdenbildend в Английский Язык Турецкий язык словарь

gregarious
{s} sokulgan

Tom çok sokulgan bir kişidir. - Tom's a very gregarious person.

Tom oldukça antisosyal iken Mary çok sokulgandır. - Mary is very gregarious while Tom is quite antisocial.

gregarious
{s} başkalarıyla beraber olmayı seven, girgin
gregarious
sürü halinde
gregarious
sürü/topluluk halinde yaşayan
gregarious
sosyal
gregarious
sürü halinde bulunan
gregarious
{s} sürü halinde yaşamayı seven; sürücül
gregarious
{s} toplu halde yaşayan
gregarious
toplu halde yaşayan veya gezen
gregarious
{s} topluluk seven
gregarious
{s} salkım halinde yetişen
gregarious
topluca
gregarious
topluluğu seven
gregarious
sürüyegregariously toplu halde
gregarious
(Tıp) grup halinde yaşama eğilimi gösteren, başka bireylerle bir arada olmaktan hoşlanan
gregarious
gregariousness toplu halde bulunma veya yaşama
Немецкий Язык - Английский Язык
social (mammals)
gregarious