Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Bu kuş ne Japonya'da ne de Çin'de yaşar.
- This bird lives neither in Japan nor in China.
Minnesota'nın eyalet kuşu sivrisinektir.
- Minnesota's state bird is the mosquito.
O sarı kızgın kuş gibi görünüyor.
- He looks like the yellow angry bird.
Kız kuşu serbest bıraktı.
- The girl let the bird loose.
Anne kedi kuşları avlamak için dışarı çıktı.
- The mother cat went out hunting birds.
Güzel giysiler kişiyi güzel gösterir.
- Fine feathers make fine birds.
İnsanların hayvanlar ve kuşlar üzerinde hakimiyeti var mıdır?
- Does mankind have dominion over animals and birds?
İnsanlar kuşları sevmiyorlar.
- The people don't like the birds.