It is difficult to imagine a life with neither television nor the Internet.
- Ne televizyon ne de internetsiz bir hayatı hayal etmek zordur.
It's almost impossible to imagine.
- Onu hayal etmek neredeyse imkansız.
It is difficult to imagine a life with neither television nor the Internet.
- Ne televizyon ne de internetsiz bir hayatı hayal etmek zordur.
It's pretty easy to imagine.
- Bu hayal etmek oldukça kolaydır.
It's difficult to visualize four dimensions.
- Dört boyutluları hayal etmek zordur.
I never imagined we'd end up like this.
- Böyle bitireceğimizi asla hayal etmedim.
We are not as happy or unhappy as we imagine ourselves to be.
- Olmayı hayal ettiğimiz kadar mutlu ya da mutsuz değiliz.
Layla fantasized about killing her mother her entire life.
- Leyla hayatını boyunca annesini öldürmeyi hayal etti.
Are you sure you're not imagining things?
- İşleri hayal etmediğinden emin misin?