I gave the dog a bone, stopping its barking.
- Köpeğe bir kemik verdim, havlaması durdu.
The dog kept barking all through the night.
- Köpek bütün gece boyunca havlamayı sürdürdü.
The dog kept barking all through the night.
- Köpek bütün gece boyunca havlamayı sürdürdü.
I gave the dog a bone, stopping its barking.
- Köpeğe bir kemik verdim, havlaması durdu.
He wanted to work as much as a dead dog wants to bark.
- O, bir ölü köpeğin havlamak istediği kadar çok çalışmak istedi.
This dog is conditioned to bark at strangers.
- Bu köpek yabancılara havlamak için eğitilir.
Dogs that bark don't bite.
- Havlayan köpek ısırmaz.
Barking dogs seldom bite.
- Havlayan köpek ısırmaz.