have sex

listen to the pronunciation of have sex
Английский Язык - Турецкий язык
sevişmek

Onunla sevişmek istiyorum. - I want to have sex with her.

seks yap

Biz birbirimizi seviyoruz ancak artık seks yapmıyoruz. - We love each other, but we don't have sex anymore.

Eğer bu cümleyi anlayabilirseniz o zaman biriyle seks yapmanız gerek. - If you can understand this sentence then you need to have sex with someone.

cinsel ilişkiye girmek
seks yapmak
yatmak
(Argo) götürmek
meddle
karışmak

Ben karışmak istemedim. - I didn't mean to meddle.

have sex with someone
Birisiyle cinsel ilişkiye girmek
meddle
{f} burnunu sokmak
meddle
meddlerherkesin işine karışan kimse
meddle
karış

Onun işlerine karışmayın. - Don't meddle in his affairs.

Tom her zaman kendini ilgilendirmeyen işlere karışır. - Tom always meddles in affairs that do not concern him.

get busy
işe girişmek
meddle
müdahale, burnunu sokmak
to have sex
seks yapmak
meddle
her şeye burnunu sokan kimse
meddle
meddlesomeişe karışan
meddle
başkasının işine burnunu sokmak
meddle
meddle somenessbaşkalarının işine burnunu sokma eğilimi
meddle
vazifesi olmadığı yerde araya girmek
meddle
karışmak (birisinin işine)
Английский Язык - Английский Язык
To take part in a sexual act
Have sexual intercourse, make love, sleep with, go to bed
have sexual intercourse with; "This student sleeps with everyone in her dorm"; "Adam knew Eve"; "Were you ever intimate with this man?"
get busy

The couple was getting busy in the front room when the doorbell rang.

I'd like to have sex with you
Indicates that the speaker would like to engage in sexual activities with the listener
To have sex
meddle
to have sex
shtup
have sex

    Турецкое произношение

    häv seks

    Произношение

    /ˈhav ˈseks/ /ˈhæv ˈsɛks/

    Этимология

    [ 'hav, (h)&v, v; in "hav ] (verb.) before 12th century. Middle English, from Old English habban; akin to Old High German habEn to have, and perhaps to hevan to lift; more at HEAVE.
Избранное