Maddelerin bazıları, özellikle eğer hamile iseniz, zararlıdır.
- Some of the ingredients are harmful, especially if you are pregnant.
Bu ilacın zararlı hiçbir yan etkileri yoktur.
- This medicine has no harmful side-effects.
O bir sineğe bile zarar veremez.
- She can't even harm a fly.
Güneş ışığında okumak gözlerine zarar verebilir.
- It can harm your eyes to read in the sun's light.
Tom'un niyeti zarar vermek değildi.
- Tom didn't mean any harm.
Size zarar vermek istemiyoruz.
- We don't mean you any harm.
Seni asla incitmek istemedim.
- I never wanted to harm you.
Tom'u incitmek isteyecek birinin farkında mısın?
- Are you aware of anyone who would want to harm Tom?
O bir sineğe bile zarar veremez.
- She can't even harm a fly.
Güneş ışığında okumak gözlerine zarar verebilir.
- It can harm your eyes to read in the sun's light.
O iyilikten çok kötülük yapar.
- It does more harm than good.
Kimse sana kötülük etmeyecek.
- No one's going to harm you.
Bunlar muzır görüntülerdir.
- These are harmful views.
Once his word was pledged, he was safe: otherwise there was no limit to his capacity for wilful harmfulness.
Wear a hat to protect your skin from harmful sunlight.