ALS slowly destroys the nerves and muscles needed for moving your body.
- Kas ve sinir erimesi hastalığı vücudunuzu hareket ettirmek için gerekli sinirleri ve kasları tahrip ediyor.
In order to keep our feet warm we had to shift from one foot to another and keep moving.
- Ayaklarımızı sıcak tutmak için ayaklarımızı yer değiştirmek ve hareket ettirmeye devam etmek zorunda kaldık.
You'll have to get a move on if you want to catch the train.
- Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin.
George felt the train begin to move.
- George trenin hareket etmeye başladığını hissetti.
You should have acted on her advice.
- Onun tavsiyesi üzerine hareket etmeliydin.
You must act more wisely.
- Daha akıllıca hareket etmelisin.